29 Haziran 2011 Çarşamba

... yürüme!

neredeler ki şimdi, bizim için bir zamanlar yaşamsal önemi olan o ötekiler - nerelere gittiler, nerelerde kaldılar: biz, arıyor, soruyor muyuz onları - neyiz ki biz zaten?! - - Anılar, ve anılar, ve anılar, ve unutmalar, ve unutulmuşluklar...
anılarımızı da unuturuz biz zaten - anımsamalarımız, zaten, unutulmuşluklarımızdır: anımsadıklarımız, zaten, çoktan, unuttuklarımız... ancak unuttuklarımızı anımsarız biz zaten: anılarımızı da, zaten, unuturuz; çoktan, unutmuşuzdur.
unuttuklarımız: nereye giderler acaba, nerededirler? - Öyle, unutulmuşlardır diye, toptan, hepten, çekip gitmiş midirler?
- Hayır, tabii ki, izleriz bizdedir, kalır bizde; kalırlar bizde, hiçbir yere gitmezler, gitmiş değillerdir:-
Unuttuklarımız, unutulmazlar zaten...

oruç aruoba - yürüme

20 Haziran 2011 Pazartesi

... lost in the dark!

birisinin sana yaklaşmasından ne kadar korkabilirsin?
önemli olan o kişinin kim olduğu mudur?
yoksa sana yaklaşılması mıdır?
neden hep duvarlarını sonsuz bir yükseklikte örersin? 
hem de bir anda.
belki de hiçbir şey yokken.
sadece ya olursa diye korkarken.
acaba sadece var olan ilişkilerin bozulmasından mı korkarsın?
peki asıl önemlisi
bu hissin ne zaman biteceğini bilmemen değil midir?...

17 Haziran 2011 Cuma

...too much!

It's too much
Too bright
Too powerful

Too much
Too bright
Too powerful

Too much
Too bright
Too powerful

Too much

Bu Blogda Ara