4 Ocak 2011 Salı

... şimdi işte sana gülümseyebiliyorum!

tam olarak ne hissettiğimi bilmiyorum. zafer mi, rahatlama mı, yoksa başka bir şey mi? oysa ki bunun bir savaş olmaması gerekirdi.
ama sanırım uzun zamandır hayatıma girip beni kırmış olanlardan hep beklediğim şeyi yapmış olması onu farklı kılıyor. özür dilemesi. aslında sadece özür dilemesi de değil, özür dilerkenki tavrı da değerli. bazı şeylerin sorumluluğunu almış olması.
ne yalan söyleyeyim hoşuma gitti. ve evet rahatlattı.
en azından kapanış tam yapılmış oldu. gönüller alındı.
şimdi artık gerçekten de "it was so real" diyebilirim.

zaman geçiyor, herkes birşeyler yaşıyor, birşeyler öğreniyor.
"umarım başkası da seni böyle yarı yolda bırakır" suçlamaları karşısında aslında ondan çok daha önce yarı yolda bırakılmış olduğumu söylemeden gülümsemek de böyle birşey sanırım. şimdi öyle olmuş olsa bile gönlümün alınmış olması yeterli geliyor.
işin garibi, başka insanlarla yaşadığımız şeyler, başka insanlarla başka şekillerde tekrar yaşanıyor olması. ya da en azından bana öyle geliyor.

neyse çok fazla uzatmaya gerek yok sanırım.
sadece gülümsüyorum şimdi. beni anladığın için gülümsüyorum. hep bunu istemiştim ben de zaten...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Blogda Ara